yaklaşmakta olan seçimler. ahlâkî ve politik ilkelerim doğrultusunda oy kullanmayacağım seçimlerdir aynı zamanda.
Türkiye'yi karıştırmak için her seçimde yada başka başka bir olaylar ile farklı gündemlere çekiyorlar malesef dikkat etmeliyiz.
Özellikle iktidar kesimi tarafından varoluş meselesi haline getirilen, çirkin kampanyaların yapıldığı, herkesin birini terörist olmakla itham ettiği bu kadar seviyenin düştüğüne daha önce hiç şahit olmadığım yarın yapılacak olan seçim.
Umarım ülkemiz hakkında hayırlısı olur. pazartesi günü ekonomimize yansıması kötü olmaz.
Umarım ülkemiz hakkında hayırlısı olur. pazartesi günü ekonomimize yansıması kötü olmaz.
Oy kullansam mı hala karar veremedim be altan..
yazin girdigim ince depresyonu hastaligim yine nuks ettigi icin hicbir hevesimin olmadigi secim. Oy kullanmak icimden gelmiyor, muhtara ve ilce belediye baskanina belki oy vermem ama cagnim ankaram icin son kez ...
Ankara, İstanbul gibi yarışın herkes tarafından hissedildiği illerde seçmen neye dayanarak oy kullansam mı emin değilim diyor anlamış değilim.
sütlü kahvemi yudumlamak sûretiyle pazar günü pijamalarımla uzaktan seyrettiğim seçim. ya da komedi.
insanların, sırf kendilerinden bir tık dâhi ahlâkî statüsü yüksek olmayan andavallar tarafından yönetilmek için kendi ayaklarıyla kilometreler teperek sikik sokuk devlet okullarında saatlerce beklediği, rezil rüsvâ oldukları, bu uğurda cinâyetlerin işlendiği, ekserîyâ tekrarlanan seçimlerden sâdece birisidir. hele eskiden oy kullanıldığı belli olsun diye parmaklara boya sürülürdü. hayâtımda devlet tarafından bireye karşı gerçekleştirilmiş bunun kadar büyük hakâret az hatırlıyorum.
anlamayan, beyni yetmeyenler için tekrarlıyorum:
oy kullanmak gayriahlâkîdir. liberter, hür bireyin varlığına, zihnî yapısına hakârettir. insan kendisinden sorumludur; birey bedenî ve özel mülkîyetinin bekçisidir. nap'e uyum gösterildiği müddetçe, size ve ahlâkî çevrenize hiçbir ama hiçbir kimse siyâsî, ekonomik, fizikî müdahâlede bulunamaz. dekatlar sonra, yüksek zihnî oryantasyonlu liberter birey sayısı arttıkça "seçim" diye bir şey kalmayacak yeryüzünde. gelecek nesiller, şimdiki nesillere "vaaay bee, insanlar sığırlar gibi yönetilmek için işlerini güçlerini bırakıp saatlerce sıra bekliyor, çobanlarını seçiyorlarmış" diyecekler.
insanların, sırf kendilerinden bir tık dâhi ahlâkî statüsü yüksek olmayan andavallar tarafından yönetilmek için kendi ayaklarıyla kilometreler teperek sikik sokuk devlet okullarında saatlerce beklediği, rezil rüsvâ oldukları, bu uğurda cinâyetlerin işlendiği, ekserîyâ tekrarlanan seçimlerden sâdece birisidir. hele eskiden oy kullanıldığı belli olsun diye parmaklara boya sürülürdü. hayâtımda devlet tarafından bireye karşı gerçekleştirilmiş bunun kadar büyük hakâret az hatırlıyorum.
anlamayan, beyni yetmeyenler için tekrarlıyorum:
oy kullanmak gayriahlâkîdir. liberter, hür bireyin varlığına, zihnî yapısına hakârettir. insan kendisinden sorumludur; birey bedenî ve özel mülkîyetinin bekçisidir. nap'e uyum gösterildiği müddetçe, size ve ahlâkî çevrenize hiçbir ama hiçbir kimse siyâsî, ekonomik, fizikî müdahâlede bulunamaz. dekatlar sonra, yüksek zihnî oryantasyonlu liberter birey sayısı arttıkça "seçim" diye bir şey kalmayacak yeryüzünde. gelecek nesiller, şimdiki nesillere "vaaay bee, insanlar sığırlar gibi yönetilmek için işlerini güçlerini bırakıp saatlerce sıra bekliyor, çobanlarını seçiyorlarmış" diyecekler.
Bir sikin değişmeyeceği her seçimden sonra yine umut yitimi yaşayacağımız sikik seçim
Her seçim gibi heyecanlandırandır. Ayrıca evim okulun yanı olduğu için camdan oy sayımı izliyorum baya gereksiz bi Bilgi oldu
İstanbul un sonucunu merakla beklediğim seçimdir. Heyecan dorukta