pdö – Tıbbiyeli Sözlük
pdö: probleme dayalı öğrenim

genelde 10 kişilik grup ve öğretim üyesi ile yapılan bir çalışmadır.size bir vaka ve o vaka ile ilgili tanıya gidecek bilgiler verilir ama burada esas faktör öğrencidir,hoca bir yönlendiricidir ama etkin faktör değildir.seçilen vaka da genellikle bulunduğunuz komitenin konusundandır. vaka ile ilgili her bulgudan tahminde bulunup araştırma yapılması gerekir ve bu araştırmalar bir diğer oturumda grupça değerlendirilir.oturumlar bittiğinde sınava tabi olursunuz.bu kısım fakülteler arası farklılık göstermekle birlikte hoca değerlendirmesi,yazılı sınav,pc üzerinde istasyon sorularından oluşan değerlendirmeler yapılır.tabi bu değerlendirmelerin komiteye eklenimi de değişkenlik gösterir.puanın komiteyle yüzdesi alınarak yapılabilir,pdö 15 puansa örneğin komitede 15 soru az sorulup direk eklenebilir... gibi
Kendi fakültemde olmayan ama tüm tıp fakültelerinde olması gerektiğini düşündüğüm sistemdir.
türkiyede amacına ulaşamamış, çoğu öğrenci ve hoca tarafından gereksiz bulunan sistem.

nöro komitesinde ilk vakamızda kendimi gerçek bir doktor hissetmiştim sayesinde. çünkü senaryo hakikaten çok güzeldi. iki hastadan biri wernicke diğeri broca afaziliydi ve aynı odada kalıyorlardı. haliyle çok değişik iletişimleri vardı. biri saçma sapan kelimeler çıkarıp farkında bile değilken diğeri mantıklı düşünebiliyor ama konuşamıyordu ve bu yüzden depresyona girmişti. bir de tabi o zamanlar beyin kanamaları, afaziler falan insana olağanüstü şeylermiş gibi geliyor. hayatında ilk kez nöro görüyorsun sonuçta, ilk vakan bu. e hocamız da detaycı bir anatomi hocası olunca bilemediğiniz kısımda biraz incitici, biraz çalışmamız için gaza getirici bir laf söylerdi her seferinde. bu yüzden herkes deli gibi çalışır gider birisi cümlesini tamamlayamazsa diğeri tamamlamaya çalışırdı. yani aslında hoca çok önemli. kağıttan hedefleri okuyup haftaya yapın gelin dememeli, kendisi de soru üretmeli o iki saati dolu dolu geçirmeli.

neyse sonuç olarak güzel şey de senaryo için bir kurulun kurulması, bu kurulun sürekli olarak güncel vakalardan işimize yarayacak senaryolar türetmeleri lazım, ciddiye alınması ve haftada iki üç gün olması lazım. o zaman amacına ulaşabilir. tempoyu sürekli aktif tutmadan yürümüyor çünkü.
Bi türlü çalışmaya başlayamadığım ve son gün bakmak zorunda kaldığım 2.oturum ve 5 dakikalık sınavı olmasa iyi bi sistem aslında..
Kendi fakültemde muhteşem derecede komik senaryo başlıkları bulunan eğitim modeli. Örnek verecek olursam:

1-Her şeyin fazlası zarar!, bu senaryo hücre komitesindeydi ve sonunda soyisimleri Bahtsız olan ailenin down sendromlu kızları oluyordu.

2-Yaktın beni Sakine, bu senaryoda ise Sakine isimli stajyer hemşire arkadaşımız Sakine, çocuğa intramuskuler enjeksiyon yaparken siyatik sinirine denk getiriyordu ve çocuk felç oluyordu.

3-Ucuz Atlattım, Burada da kemer takmayan bir sürücü Kemer'e doğru giderken tünel girişinde trafik kazası yapıyordu ve axis kemiği pediculuslarından kırılıyordu. Hastayı muayene eden nöroloji uzmanı Nuri Loji idi. Biraz zorlansa Nöro Loji konulacakmış galiba. Şu an için elimde bunlar var. Devamı için beklemede kalın...