1.cemaat ve ak parti devlet içerisindeki laik ve bir kısmına göre "vesayetçi" insanlardan rahatsızdır.
2. bu ortak rahatsızlıktan kurtularak devleti ele geçirmek her iki tarafın da amacıdır. böylece bir ittifak kurmaya karar verilir.
3. ortada bizi kandırdılar gibi bir durum yoktur, iki taraf gayet samimi olarak tek bir düşmana karşı birlik olmuştur.
4. görev başarılı olur, ancak iki kişilik bir ittifaka neden gerek vardır ki? her iki taraf da tek başına devlete hakim olmayı hayal eder.
5. hükümet de cemaat de birbirinin arkasından iş çevirir. cemaatin parasal gücünden rahatsız olan ak parti hükümeti ticari kuruluşlarına el uzatır, ama cemaat de bir yandan boş durmuyor, dinleme cihazları ile hükümetin attığı her adımdan haberdar oluyor.
6. aslında iki taraf da birbirine karşı hainlik yapıyor, ittifakın bozulmaya başladığının sinyalini veriyor.
7. kaçınılmaz son geliyor ve savaş başlıyor, silahlı ilk atağı başarısız olan cemaat üyeleri tasfiye edilmeye çalışılıyor.
8. cemaatle en ufak bağlantısı olanın bile suçlu sayıldığı dönemde cumhurbaşkanı çıkıp : "Kandırıldık,rabbimiz beni affetsin." diyor. ama 30 yıl önce cemaatle basit bir iletişimi bile olan adam cezaevine giriyorken, kendisi rabbinin affıyla kurtuluyor.
kaldı ki kandırıldık demek hukuktan kaçmak için geçerli bir yol değil, bu bir kandırılma değil , bir ittifaktır.
somut görülen şeylerin çok kaba bir özetini yazdım. kesinlikle yorum katmadım. hukuk kuralları ve bilinen şeyler dışında bir şey yazmadım ve bu sonuca göre şuanda ak parti en az yargılanan askerler kadar ittifak üyesidir.
2. bu ortak rahatsızlıktan kurtularak devleti ele geçirmek her iki tarafın da amacıdır. böylece bir ittifak kurmaya karar verilir.
3. ortada bizi kandırdılar gibi bir durum yoktur, iki taraf gayet samimi olarak tek bir düşmana karşı birlik olmuştur.
4. görev başarılı olur, ancak iki kişilik bir ittifaka neden gerek vardır ki? her iki taraf da tek başına devlete hakim olmayı hayal eder.
5. hükümet de cemaat de birbirinin arkasından iş çevirir. cemaatin parasal gücünden rahatsız olan ak parti hükümeti ticari kuruluşlarına el uzatır, ama cemaat de bir yandan boş durmuyor, dinleme cihazları ile hükümetin attığı her adımdan haberdar oluyor.
6. aslında iki taraf da birbirine karşı hainlik yapıyor, ittifakın bozulmaya başladığının sinyalini veriyor.
7. kaçınılmaz son geliyor ve savaş başlıyor, silahlı ilk atağı başarısız olan cemaat üyeleri tasfiye edilmeye çalışılıyor.
8. cemaatle en ufak bağlantısı olanın bile suçlu sayıldığı dönemde cumhurbaşkanı çıkıp : "Kandırıldık,rabbimiz beni affetsin." diyor. ama 30 yıl önce cemaatle basit bir iletişimi bile olan adam cezaevine giriyorken, kendisi rabbinin affıyla kurtuluyor.
kaldı ki kandırıldık demek hukuktan kaçmak için geçerli bir yol değil, bu bir kandırılma değil , bir ittifaktır.
somut görülen şeylerin çok kaba bir özetini yazdım. kesinlikle yorum katmadım. hukuk kuralları ve bilinen şeyler dışında bir şey yazmadım ve bu sonuca göre şuanda ak parti en az yargılanan askerler kadar ittifak üyesidir.