ayrılık – Tıbbiyeli Sözlük
yaptığının yanlış olduğunu bile bile yapardı, her defasında vicdan azabının kalbini hunharca ezip geçmesine aldırmadan. acıyı hissederdi, ama kendini engeleyemezdi bir türlü. 'o'ndan vazgeçemiyordu. onunla birlikteyken kendisi gibi olduğunu düşünürdü, onunla birlikteyken düşünemediğini hep unuturdu. geçmişten gelmesiydi güzelliği, çabasız, yorulmadan elde edilişiydi. konuşmadan zihnindekileri o lanet filtreden geçirmesine gerek kalmazdı,diğer insanlarla konuşurken hep yaptığı gibi. içten içe ne söylerse söylesin 'o'nun hep orada olacağını bilirdi. saçmalamak hiç bu kadar kolay ve doğal olmamıştı onun için.



ne yanlış yapıyordu 'on'ları? bilinçaltında bir yerlerde, bildiği ama kaçmaya çalıştığı gerçek ne kadar uğraşırsa uğraşsın yakalıyordu onu işte. uyumsuzlardı. kaderin onların hayatlarını kesiştirdiği o kısa zaman dilimi haricinde birbirlerinin hayatında aslında hiç gerçekten var olmamışlardı. denememişlerdi bile bunu. karakter meselesiydi, ruh meselesiydi, mükemmelliğin içindeki kusurdu, sebep çoktu.



bu kalp ağrısının dinmesi çok uzun sürmedi. bi komite öncesi bi mesaj geldi;



"arkadaşlığımızı burada noktalıyorum. sana mutluluklar."



Yapacak bir şeyi yoktu artık, o günden sonra Sadece tek bir şarkı dinledi. (bkz:ayrılığın hediyesi)