dindar olduğunu her yerde belli etme hastalığı

(bkz:ateist olduğunu her yerde belli etme hastalığı) şeklinde bi yorumu anlamıyorum arkadaşım.

Ramazan vakti oruç tuttuğunu belli etmek adına "ya niyetli niyetli küfrettirecekler insana" "hiç saygı kalmamış, eskiden böyle miydi, kimse sokakta yemez içmezdi ramazan vakti. Ayıptır oruç tutuyoruz" "of çok susadııaam iftar olsun artıaaak" şeklinde yorumlarını sıkılmadan çekinmeden bağıra bağıra sokakta dile getiren insanlarımızda olduğunu düşündüğüm rahatsızlık. Tıbben bi zararı olmadığı düşünülür lakin siz bir köşeye sinmiş sigaranızı içerken bu hastalıktan muzdarip insanlarımızca linç edilme olasılığınız düşünülürse tıbben de parazitlik şeklinde yorumlanabilir. Zira onlar sinirlerini atıp yaşam döngülerini sürdürürken siz giderilmesi mümkün olmayan hasarlar alabilirsiniz.

ilk entrye yüzde yüz katılıyorum ve ekliyorum,



bu memlekette ateizm üzerinden kurulmuş bir siyasi parti ya da politika yok, ama din şovenistliği her yerde !

bir tanesi din ile hocaefendi olmuş ülkenin amına koyuyor, bir tanesi inşallaaah maşallaaah diyerek köşeyi dönüyor. her daim küfür ettiğiniz ateist çevre, ya felsefe kitapları okuyor, ya biyoloji,evrim okuyor, ya da başka bir şeyle uğraşıyor kendi halinde. haa ama mevzu açılınca da "yok ben inanmıyorum ateistim" demesini bile "şov" olarak görüyorsunuz.



bunun sebebi aşağılık kompleksidir. araştırmış,okumuş ve dinin varlığına inanmamış birisini kendinden üstün gören ve bunu kaldıramayan "dindarımız" bundan rahatsız olur ve (bkz:ateist olduğunu her yerde belli etme hastalığı) başlığını açar. tabi canım tabi haklısınız hıhı evet hıhı.

evet vardır böyle bir hastalık. Toplum cahil ve dine meyilli olunca liderler üstten basıyor dini basıyor dini. E tabi karşılığını da alıyorlar. bunun sonucunda öyle bir toplum doğuyor ki, artık sohbet esnasında aniden "geçen cumadayken" diye başlayan cümlelere maruz kalıyorsunuz, cuma günü cami önünden geçemiyorsunuz. Şeriat anlayışı böyle böyle yerleşiyor zaten tabi bunu da kimse hissedemiyor.



gelelim şu ateistlere çok laf atılan duruma, bu sitede ateizme karşı çok büyük nefret var ki bu insanlar toplumun bilim insanları olacak(!) çok garip gerçekten, evrim kuramını ya da hiçbir teolojik,mitolojik inancı araştırmamış insanlara göre oldukça iddialı bir durum. hayret ediyorum doğrusu . ama kardeş kardeş yaşayın işte, inanan kendine inansın cemaat kurmaya gerek yok,şeriate gerek yok, şov yapmana da gerek yok kardeşim. herkes bireysel ibadetini gizlice yapsın.

Bu başlık bana Geçenlerde camiye din sokuluyor diyen bir abimizi hatırlattı. ibadetin şova dönüştürülmemesi konusunda sonuna kadar katılıyorum da gizli yapma zorunluluğu neden? Zaten şu an bazı kesimlerde bir öfke hali var. Sebebi basit. çoğunluğu müslüman olan bu halk, dinini yaşama hürriyetine vurulan prangaları bir bir üzerinden attıkça geçmişe olan tepkisini gösteriyor. Zamanla durulu bu merak etmeyin.



Gelelim başlığın asıl meselesine, kardeşim dindar insanın inandığı değişmez değerler ve uymakla mükellef olduğu dini sorumlulukları vardır.



Bir müslüman için bunlardan bazıları,



- İnandığı elçinin ve yüce yaratıcının adını ve öğretilerini dünyanın tamamına duyurmak.



-iyiliği emredip, kötülükten sakındırmak.



- bir üst maddenin sınırlarını, "yaratıcın helal kıldığı iyi, haram kıldıkları ise kötüdür." Ölçüsüyle belirlemek.



-hoşgörülü olmak.



-Tebessümün sadaka olması bilinciyle hareket edip güleryüzlü olmak.



-çevresinde gördüğü yanlış olaylara gücü yetiyorsa eliyle, olmuyorsa diliyle müdahale etmek. Hiçbirine gücü takadi imkanı ya da cesareti yetmiyorsa en azından bunun yanlış olduğunu kalbiyle inanmak ve bu durumdan rahatsız olmak.



- bildiği, gördüğü, tanıdığı fakire, muhtaca, hastaya, yolcuya yardım etmek.



-malının belirli ölçülere tabi olarak genel manada en az 1/40 'ını bu insanlara ayırmak.



Ve daha siyasi ve sosyal hayattaki yönteme, edebe, davranışlara yönelik çok güzel ölçüler ve sorumluluklar...



Yani, aslına bakarsanız hakkıyla uyulduktan sonra yukarıdaki "ya belli ediyorlar her yerde işte dindarlıklarını" rahatsızlığına da fırsat vermeyecek, çok ideal bir toplum düzeni sunuluyor bu yükümlülüklerle dünyaya.



İşte bu erdemlere erişebilmiş bir toplum zaten çok bilinen diğer sorumluluklarını da hakkıyla yerine getiriyor olur. İşte oruç tutmak, hacca gitmek, namaz kılmak. Ve o zaman geldiğinde geçenlerde sözlükte açılmış olan (bkz:idea mükemmel, sorun idealistte) başlığının haklılığı deneyimleyerek öğrenilmiş olacak.



Biz müslümanlara düşen de son nefese kadar doğru bildiklerimizi anlatmak, dünyadaki bu çarpık düzeni düzeltmek için elinden geleni yapmak ve yukarıda aktardığım sorumlulukların bilincine tam vakıf olana dek başkalarını bırakıp kendimizi ıslaha çalışmak.



Ne demişler; (bkz:tebliğden evvel temsil gelir)



Not: uykusuz bir günüme denk gelen bu konulara daha sonra daha düzgün şeyler yazmak istiyorum. Manada kopukluklar varsa affola. Başlığı tam karşılamadığı da düşünülebilir ama satır aralarında gereken cevap var aslında

Din hayatımızı düzenleyen disiplinin adıdır dolayısıyla günlük hayata yansıması oldukça normal bir durumdur gizlemenin bir manası olmadığı gibi kimsenin gözüne de sokmaya gerek yok insanların bu noktada samimiyeti açıkça da belli oluyor zaten ama tüm dinlerde toplu olarak yapılan yapılan ibadetler var din sadece bireysel olarak yaşanacak bir şey değildir sosyal bir varlık olan insanın inandığı dini bireysel olarak yaşaması imkansızdır



din yaşantımız olduğuna göre konuşulacak bir konu da pek tabi olabilir futboldan siyasetten bilimden konuşmak kadar doğaldır

Dindar olduğunu her yerde saklama hastalığından çok daha iyidir