dinsel inançlıların inançsızları dert etmesi

sosyal medyanın yazılı ve görsel iletişim mecralarının tümünde, yaşamsal bileşenlerin her alanında her anında, kendini dinsel inançlı sayanların, kendilerinden olmayan dinsel inançsızlarla olan, bitmez tükenmez hesaplaşma hali.

sayısal çoğunlukları (ki ne çoğunluk), yaşamsal alan genişlikleri (genişlik ki ne genişlik) bu dünyada sadece inançlılıklarının kendileri vardırdığı olanaklar (ki öyle böyle değil), öbür dünyada kendilerine vaat edilen nimetler (üf ki ne üff) yetmez bu insanlara!

bütün bunlara rağmen atesist bellediklerinin kendilerinde yarattığı karı ağrısıyla yatar daha beteri ağrılarla uyanırlar.

Sadece tıbbiyeli sözlükte bile, nice başlık açtırmıştır, bu dinmeyen sancı.

bkz: demeyeceğim, dileyen 'ateist' yazar ve görür tabloyu!



ah be canlarım, sizden olmayanlardan biri olarak benim, zerre dakikamı almaz, yaptıklarınız-yapamadıklarınız-eksileriniz-artılarınz- geldiğiniz yer-gideceğiniz yerler.



bi rahat olun, bi şükredin :)

Bi'bazı' inançsızların inançlıları kendine dert etmesi değildir. Bi salıverin artık ya herkes neye istiyorsa ona inansın ya da inanmasın. Ne inanmak ahlak ölçüsüdür ne de inanmamak. İnsan olmaya bakalım lütfen.
Ek:kimsenin haddine değildir insanların inançlarını küçümsemek.

(bkz:bi sal be kardeşim bizi bi sal)



Tamam en akıllı sizsiniz,sizin inançsızlığınız bizleri uyutmuyor :D çoğu gece nasıl bu kadar cesaretli ve elit olduğunu düşünmekten uyuyamıyorum.Artık şu tartışmalar biter umarım

Bahsettiği mevzuya Zerre dakikamı almaz diyerek başlık açmış yetmemiş paragraf paragraf entry yazmış yazar itemi.



İslam inancında mesuliyet vardır. Kendisi dini bilip, uygulayıp yaşarken çevresindekilere bunu tebliğ etmemiş ve davetinde bulunmamışsa ahirette hesap sorulurken bunun da hesabının sorulacağını bilir. Müslümanın gayreti bundan gelmektedir.

Fakat dini inancı olmayan birisinin dini inanca ve dinsel yaşayışa sahip olan bir insanı dert edinmesi hangi sebepten, hangi akla mantığa uyan bir yargıdan gelmektedir merak etmekteyim...

açılan bu başlık, bıdık gıdıklama sanatıdır.

'tebliğ etme ve davette bulunma gayreti' içindeki bıdığı ahiret hesabı korkusu sarmıştır.

bu mihvalde açılan başlıkları, okuyup görme zahmetinde bulunmaktan da yoksundur.

akıldan bahseder ama adını duymuştur, zerresiyle tanışmamıştır.

zira aklı, şehlerinin-şıhlarının-hacılarının-hocalarının 'davet'lerine icabet etmenin ötesine varmaz.

devran bıdıktan yanadır, insanlığın aklını kullanarak varacağı sonuçlar kabusu olmuştur bıdığın-bıdıkların.

hep itibarsız, hep biatçı, hep masumdur bıdık.

kendisiyle barışık değildir, minnak aklının başkalarını iknaya yetmediğinin de farkındadır bıdık.

hayatı, bilgiyi, referans vermez, emmilerinin kendisine bellettikleridir varoluş referansı.

birey olmanın erdeminden bihaberdir bıdık, bu yüzden mutludur.

ah bide şu ateyyizler olmasa :)

Hiiiç dert etmiyorum, her koyun kendi bacağından asılır. Aklımı kendi inancım için yoruyorum sadece. Tavsiye de ederim kafalar çok rahat böyle.