dönem 4 – Tıbbiyeli Sözlük
İlkokul 1 gibi hissettiğim dönemdir. Klinik güzel değilmiş. Sevmeden girdiği okulda 3 yıl düşe kalka zorla okumuş biri olarak 4.sınıfta hissettim tıp okuduğumu. Zorlanıyorum çünkü bilgim çok çok az. Çalışmak istiyorum ama dağ kadarlar ayrıca ne nasıl çalışılır hiç bilmiyorum, okulum sağolsun kaynak yok. 45 dakikada anlatılan ders kitapta 90 sayfa. Neyi ne kadar bilmem gerektiğini de bilmiyorum. Bilmeyince oturuyorum boş boş. Her gün hocanın sorduğu soruya öyle bakmaktan yıldım. Bıraksam bırakabilecek konumda değilim. Devam etsem edemiyorum. Hangi kaynaktan nasıl çalışılır bilgilendirmek isterseniz bir mesaj yakınınızdayım.
ilk stajdan sonra temel bilimler hocalarimi gordugumde "ben temel bilimleri ozledim hocammm beni geri alin" deme istegi uyandiran sinif. Daha sonra alisiyorsun. Biraz zor oluyor ama temel bilimlerdeki acemiliginden biraz kurtuliyorsun gibi. Daha da onemlisi artik buyudugunun ve sorumlulugunun arttiginin farkina variyorsun. Bunu ilk hissettigimde afallamistim.
Düşündükçe içinde bulunduğum preklinik dönemin tadını çıkarmam gerektiğini fark ediyorum. Zaman çabuk geçiyor ve hep eskiden bir şeyleri değerlendirmediğimizden pişmanlık duyuyoruz. Temennim o ki dönem 4 olduğumda geride dolu dolu 2 yıl bırakmış hâlde huzur dolu olurum.
İlkleri yaşatır tıbbiyeliye.



İlk kez anamnez almak,ilk kez hastayla iletişim halinde olmak,ilk kez muayene yapmak,ilk kez "iliklerine kadar artık doktor olduğunu" hissetmek.



Ve ilk kez bu işin ciddiyetini kavramak...
Bir de birazcık(!) şanssızsan ve en zor hocalardan giriyorsan sınava, ağlamadığın tek bir anın kalmadığı ama her zorluğun olduğu gibi bu zorluğun da geride bıraktığı güzel anıları tebessüm ederek hatırladığın yıldır. Zordur ama seni sen yapan bir yıldır.
aslında eğlencelidir. üstteki yazarların da bahsettiği gibi insana ilkleri yaşatan dönemdir. fakat bir yandan inanılmaz yetersiz hissedersiniz.
benim gibi düşe kalka sınıf geçmiş biriyseniz ve çok da atılgan sayılmazsanız hocaya bön bön bakarsınız. hele de arkadaş grubunuz "hiç çalışamadım yağğ" ineklerinden oluşuyorsa iyice afallarsınız ve göze de batarsınız.
textbooklar kol gibidir gerçekten de, çalışmaya vakit bulamazsınız.. malum büyük stajlar...
biraz daha özele kaçıp bireysel yazacak olursam, tus'a hazırlanmayı düşünmediğim için dershaneye de kaydolmadım arkadaşlarım gibi, ek kaynağım yok. olsa da çalışacak vakit bulamıyorum. prekliniğe göre daha zevkli ve insana işe yarar hissettiriyor fakat "ben doktor olacağım" "ben ne yapacağım" "hasta geldiğinde ya başarısız olursam" anksiyetesi yakamı bırakmıyor.
çok bilgi var ya. çok bilgi. yetişemiyorum. bilgi yükünün altında eziliyorum. açıkçası burayı okuyan dönem 1-2-3 öğrencilerine tavsiyem textbook okusunlar sınavdan düşük alma pahasına. mantığı oturtup anlasınlar. temeli iyi atsınlar. yoksa ben gibi ah vah edersiniz dostlarım...