gaiplik kararı – Tıbbiyeli Sözlük
Bazen kaybolmalar, kişinin ölümüne kesin gözle bakılmasını gerektirecek şekilde gerçekleşmez. Bu takdirde ölüm karinesinden yararlanılamaz. Ancak kanun koyucu, hakları ölüme bağlı olanlara bu gibi durumlarda da ispat kolaylığı tanımıştır.



Gaiplik hükümleri, cesedi bulunamayan bir kişinin ölüm tehlikesi içinde kaybolduğunun veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamadığının ispatlanması yoluyla onun hakkında gaiplik kararı alınmasını sağlar. Hakkında gaiplik kararı alınmış kimseye gaip denir.



Gaiplik Kararının Şartları



Gaiplik kararının alınabilmesi için iki şartın birlikte gerçekleşmesi gerekir. Öncelikle hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kişi ölüm tehlikesi içinde kaybolmuş veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamamış olmalıdır. İkinci olarak da bu kimsenin ölümü hakkında kuvvetli bir olasılığın varlığı gerekir.



Bir kimsenin ölümüne kuvvetli olasılık bulunsa da ölüm tehlikesi içinde kaybolmuş veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamamış olması tek başına gaipliğine karar verilmesine yetmez. Bu durumun belli bir süre devam etmiş olması da gerekir. Nitekim Kanun, gaiplik kararının istenebilmesi için, ölüm tehlikesinin üzerinden en az bir yıl veya son haber tarihinin üzerinden en az beş yıl geçmiş olmasını aramaktadır (TMK m. 33/I).



Gaipliğe Karar Verilmesinin Mahkemeden İstenmesi



Ölüm karinesine dayanılmasından farklı olarak, bir kimsenin kaybolması hâlinde gaipliğine karar verilebilmesi için mahkeme kararı gerekir. Bunun için, kişinin Türkiye'deki son yerleşim yeri; eğer Türkiye'de hiç yerleşmemişse nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer; böyle bir kayıt da yoksa anasının veya babasının kayıtlı bulunduğu yer



mahkemesinde dava açılması gerekir (TMK m. 32/II). Davaya bakmakla görevli mahkeme ise sulh hukuk mahkemesidir Hakları kaybolanın ölüme bağlı olan herkes gaiplik kararı verilmesi için mahkemeye başvurabilir. Başvuruda bulunmaya hakkı olanlara, kaybolanın ölümü hâlinde kendilerine miras payı düşecek olanlar, kaybolanın alacaklıları örnek gösterilebilir. Diğer yandan, TMK m. 588’e göre, sağ olup olmadığı bilinmeyen bir kimsenin mal varlığı veya ona düşen miras payı on yıl resmen yönetilirse ya da mal varlığı böyle yönetilenin yüz yaşını dolduracağı süre geçerse, Hazinenin istemi üzerine o kimsenin gaipliğine karar verilir.



Gaiplik istemi üzerine mahkeme, hemen gaiplik kararı veremez. Önce, akabinde altı ay beklenmesi gereken bir ilanda bulunur.



İlandan sonuç alınmaz, altı aylık süre içerisinde de kaybolan kişinin durumunda bir değişiklik olmaz ise, mahkemece gaiplik kararı verilir. Bu karar, hâkimin bildirmesi ile de ölüm kütüğüne kaydolunur (TMK m.45).



Böylece, ilan süresi ile birlikte hesaplandığında, ölüm tehlikesi içinde kaybolan bir kişinin gaipliğine karar verilebilmesi için geçmesi gereken asgari süre, (olay tarihinden itibaren) bir yıl altı aydır. Bu asgari süre, kendisinden uzun zamandır haber alınamayanlar içinse beş yıl altı ay olmaktadır.



Gaiplik Kararının Sonuçları



Gaiplik kararının verilmesiyle birlikte, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kişi gaip konumuna geçer ve kişiliği son bulur. Gaiplik kararının varlığı kişinin öldüğüne karine teşkil eder ve artık ölüme bağlı haklar, aynen gaibin ölümü ispatlanmış gibi kullanılır (TMK m. 35).