kitap okumak – Tıbbiyeli Sözlük
hangi kitabı okuyacağına karar verdikten sonra yapılabilecek eylemdir efendim kendileri. okuyacağım kitabı seçene kadar imanı gevriyor. çok seçeneğiniz var ise daha bir sürü kitabı okumadığınız aklınıza geliyor ve daha da çıldırıyorsunuz, berbat bir aşama...
bazı insanlara etki eden bazılarına da hiçbir şey katmayan dünyanın geçmişte yok etmek için uğraştığı ancak başaramadığı ciddi bağımlılık yapan bir uyuşturucudur. bu uyuşturucuyu öyle etkili olabiliyor ki bazılarında değişimlere yol açabilirken bazılarında asla etki göstermiyor. dirençli vücudu olan insanlar bu uyuşturucuya bağışıklık geliştirmiş. ancak biz burada bağışıklığı olmayanları konuşacağız tamamen.



öncelikle şunu kabul edelim. bağıışıklığı ve dirençliliği olmayan insanlar için bu uyuşturucu çok ciddi etkiler yaratır. elbette ki kullandı diye değil, onu alıp içine yerleştirdiği içindir bu etki. her sayfadaki harflerin göllerinden kelime denizini görürken onları alır bir paragraf okyanusuna bırakır. rüzgarda bu suların dalgalarını bazen yükseltirken bazen de sakinleştirir.



bir uyuşturucu aldığınızda rahatlamış hissedersiniz bir süre sonra. işte kitapta sizde bu etkiyi yapar. yavaşça sizi sakinleştirir ve kendi fırtınasına kaptırır. o fırtınanın gücüne ne kadar karşı koyabiliyorsanız o kadar etkisiz olur sizde kitap ve başka zamana ve yeni bir kitaba bırakır kendini. fırtınalar arasında yolculuklarda bazen heyecanlı bazen de sakin geçer.



kitap en doğal uyuşturucudur ve kimse sizden bu uyuşturucuyu alabilecek güçte değil asla. zamanında yakılmış, yasaklanmış olsa da zamanla gücüne kimse karşı koyamamış.



insanoğlu kitaba saygı gösterip onu koruduğunda yeni dünyalarla karşılaşır. her zaman bir dünya sunulur ona ve karakterle bağlantı kurabildiği ölçüde kalır o dünyada.



ben kitap okumanın bir yolculuk olduğunu düşünürüm her zaman. eğer o yolculukta dikkatli olunursa yolun zevki çıkar ve zevki çıktıkça da kitabı okuma süreniz artar. bir süre sonra kitap bitecek diye üzülseniz de bitirmek için zaman yaratırsınız ve bittiğinde de içiniz buruk bir sevinçle dolar. gökyüzüne bakar o dünyayı biraz daha düşünürsünüz. yeni kitapların hayalini kurarken o kitabın yavaşça sizi dönüştürmesine farkında olarak ya da olmayarak izin verirsiniz.



demem o ki kitap okumak iyidir ve birçok şeyi sağlar. ancak yaşanmışlıkların üzerine okumak daha iyi algılamanızı sağlıyor, bunu da yadsıyamayız.
''İnsan kendi kişiliğinde konuşurken çok az kendisidir, ona bir maske ver ve sana doğruyu söylesin.''
aslında bir nevi dönemin en entelektüel ve zeki insanlarıyla sohbet etmek, gözlemlerini, düşüncelerini, hatalarını, duygularını paylaşmak. romanlar, hikayeler ve diğer türler aslında yazarlar için çok güzel maskeler. fransız, ingiliz, türk, rus, eski zamanlarda veya günümüzde, çok farklı coğrafya ve toplumlarda yaşayan bir sürü yazar... duymuşsunuzdur "En çok vakit geçirdiğin 5 kişinin ortalaması sensin'' diye bir söz vardır. kesinlikle katıldığım bir söz. bu beş kişiden birinin kitapların yazarları, farklı dönemlerin en iyi düşünürleri-sanatçıları-bilim insanları olduğunu bir düşünsenize. olağanüstü geliyor kulağa. o sebeple ihmal etmemek lazım. okuyan ve okumayan insan arasındaki fark kesinlikle belli oluyor. günlük koşuşturmada, dedikodularda, havadan sudan muhabbetlerde tıkılıp kalmamak gerek.
Artık eskisi kadar önemli olmayan bir şey bence. Artık bilgiye ulaşabilirlik kitap okumaktan daha önemli. Eskiden her şey ezberlenmek ve kafada tutulmak zorundaydı. Şimdi öyle bir şey yok.