necip fazıl kısakürek

1904-1983 yillari arasi yaşamış tanimayanin kendini pencereden atmasi gereken şairimiz. Çile adlı siirlerinin büyük bir kısmını barindiran kitabi birkac defa okumayan kanimca cok sey kaybetmistir.

`kaldırımlar` güzel insan, şair, yazar, düşünür. büyük doğu hareketi de var tabi üşenmeyenler ilgisini çeken agalar bakabilir. Büyük doğu dergisi de arşivimde bulunmaktadır. E-arşiv falan da değildir ayıptır söylemesi.

en sevdigim dizeleri...

"..

yarın elbet bizim elbet bizimdir

gün doğmuş gün batmış ebed bizimdir."

iyi şair,

kişiliği ve ideolojisi ise beni kendinden soğutmak için yeterli.

nazım'la kıyaslıyorlar gülüyorum.

"ümstad durur mu yapıştırmış cevabı, "şimdi de duvara döndüm."" hikayesiyle özdeşleşen ümstad.

Dürüst olmak gerekirse daha önce hiçbir şiirini okumadığımdan şairliğinin niteliği hakkında fikrim olmayan şairdir.



Şiirlerini Okumayı da düşünmüyorum.



İnternette dolaşan sözler ve bilgiler doğruysa kendisi, yaşam görüşü, vizyonu (-suzluğu demeliyim) bana ve bu devletin kuruluş felsefesine tamamen zıt olan, aykırı olan ve bağnazca söylemlerin sahibi olan kişidir.

Sabah altı gibi okula giderken ya da gece tek başıma eve doğru kimsenin olmadığı yolda yürüyorsam aklıma hep "kaldırımlar" şiirinin dizeleri gelir. Kafamdan ilk iki kıtasını geçiririm genelde, kendimi özel ve gururlu hissederim sanki şiiri ben yazmışım gibi :). Şiiri tamamlamak için o an çok saçma şeyler yapıyorum yalnız. Mesela yolun ilerisinde, mısraya uygun olsun diye hayalet ya da gizemli bir gölge görmeye çalışırım. Ya da kaldırımların bir açığını falan ararım o an serserilik şartını sağlasınlar diye. Kırık dökük olduklarını görünce belediyeye döner olay şiir miir kalmaz tabi. Serseri belediye...