hekimlik hayatı boyunca uğraşacağımız hastalıkların oluşumunu anlatırken önce normal işleyişin anlatılıp hastalıklarda hangi mekanizmalarda bozukluk olduğunun öğrenilmesini sağlayan bilim.bütün hekimlerin bildiği ve söylediği gibi hastalık yok hasta vardır.fakültelerde ayrıca bir ders olarak olmaması büyük eksikliktir.hastalıklarda olan değişiklikleri mantığını anlamadan ezberlemek bizi ne kadar iyi bir hekim yapacak merak konusu
kesinlikle ders olarak tüm tıp fakültelerine eklenmeli, patALOJİ HOCANIZ İYİYSE SİZ BUNUN TADINI HAFİFTEN VERİYOR ARAŞTIRMA İÇGÜDÜSÜNE GİRİP OKUYORSUNUZ, DEĞİLSE KLİNİKTE ZORLANIYORSUNUZ.
tıp fakültesinin klinik kısmında hocaların azarlama için kurduğu cümlelerde sürekli bahsi geçer bu kelime patofizyoloji bilmediğiniz için şöyle kötü böyle kötüsünüz diye kızarlar sanki sorun bizde gibi
üçüncü sınıfta ayrı bir ders olarak müfredatta muhakkak yer alması gereken bilimdir. lange'nin pathophysiology of disease adlı kitabında patofizyolojinin nirvanasına ulaşabilirsiniz. patofizyoloji adı üstünde ne patolojidir ne fizyolojidir. fizyolojiyi anlatır araya mikro düzeyde patoloji serpiştirir. bir nevi patolojik fizyoloji anlatır yani. her şeyin nedeni bu patofizyoloji kitaplarındadır.
propedötik semiyoloji gibi şeyler bana açıkçası laf kalabalığı olarak geliyor. zira propedötikte anlatılan bilgileri fizik muayeneyi vesaire okuyarak değil, ancak tam aksine, hasta başında kazanabilirsiniz. propedötik yerine koyacaksın patofizyolojiyi dönem 3'e, parlak nesiller yetiştireceksin.
propedötik semiyoloji gibi şeyler bana açıkçası laf kalabalığı olarak geliyor. zira propedötikte anlatılan bilgileri fizik muayeneyi vesaire okuyarak değil, ancak tam aksine, hasta başında kazanabilirsiniz. propedötik yerine koyacaksın patofizyolojiyi dönem 3'e, parlak nesiller yetiştireceksin.
türkiyedeki tıp fakültelerinin sadece birkaçında ayrı bir ders olarak okutulan(*) ve okutulan fakültelerde dönem 3ün en yoğun derslerinin işlendiği bilim dalı. dersi anlayabilmek için kişinin gerçekten iyi bir fizyoloji bilgisinin olması gerekiyor bu yüzden dönem 3ler komitenin başında öğrenemediği kısımlar için geçen seneki notlarını mutlaka karıştırmak zorunda kalıyor. tamamen mekanizma (sistemden moleküle kadar) anlatılan bu ders, patoloji ile fizyolojinin karışımı ancak ikisinden de çok farklı. gerçek anlamda bir beyin fırtınası. hastalıkların ortaya çıkışını ve sonuçlarını tüm vücut sistemleriyle birlikte ele alıp incelemekte. klinisyenler hastalıkların mekanizmasını temel bilimcilerden daha yüzeysel bildikleri için kesinlikle her tıp fakültesinde bu bilim dalının ayrı bir bölüm olarak kurulması şart. ilgili kişiler her şehire bir tıp fakültesi açmak yerine olan tıp fakültelerine böyle gerekli bölümleri açıp kaliteli hocalar yetiştirse türkiye, tıpta çok çok daha iyi yerlerde olur.