textbooka çay/kahve dökmek

Hangi kitabı alırsam alıyım mutlaka başıma gelen olaydır. Hayır çayı kahveyi de öyle çok içmem masa başında. Nasıl oluyor çözemiyorum mutlaka dökülüyor. Kitap ciltli değilse daha da iç yakıcı sonuçlara sebep oluyor.
Atlasıma çay döktüğümde 2,1 ve 6 rakamları gözümün önünde bir süre dans edip perdeyi kapatmışlardı.babamla konuşurken çay döktüm dedim. Çünkü bi kitaba verilen para malum. O hangisi guyton mu dedi. Bi de babamın klasik sorusu budur. Hangi kitap olursa olsun babam guyton mu diye sorar. Yok şekilli olan dedim boşver dedi ama o da ne sonra guyton a da çay döktüm(*). Henüz bundan haberi yok. Sanırım bir süre söylemem. Ama bu sefer 2,1,6 rakamları gözümün önünde dans etmediler, heyhat gönül alışıyor.

Aynı anda, hiç düşünmeden üstümdeki kıyafeti feda ederek döküleni kuruladığım, böylece kitaplarımı genelde hasarsız kurtardığım hadise.



Not: işbu entryi yazar, bir bardak kahveyi kitabın başından aşağı dökmediğinizi varsayarak yazmıştır. Onda hasarsız kurtarma şansı pek yok.

Çekilişle kazandığım kırmızı anatomi kitabına kolonya dökerek bir başka versiyonunu gerçekleştirdiğim eylem.Kitap kırmızı olunca kolonya etkisiyle renk sarı-turuncu oldu, sanki ateş resmi varmış gibi.

Çekilişle kazandık ya, kimin gözü kaldı acaba?(*)

Tabiki hayatta bir çok acı var kıyaslamak istemem fakat gerçekten acı veren bir eylem, pişmanlığın tanımı.

Su dökülen kitapların üstüne bir miktar yük koyup kendi halinde kurumaya bırakınca buruş buruş olmuyor; tabi dökülmemiş gibi de olmuyor.Beklentiyi çok yükselmeyelim . Ders çalışırken bir şeyler yiyip içmeyi çok şevdiğimden kiaplarıma ya bir şeyler döktüyorum yada yedikleriö bulaşıyor. İyice alışkanlık yaptı bende bu durum.
Edit. Bir ramazan günü iftardan sonra 1 surahi suyla pc başında takılırken bir bardak suyu bilgisayara dökmüştüm. Hemen kapattım. Ters çevirdim silkeledim hızımı alamadım bir de kurutma makinesiyle kurutuyum dedim. Olanlar oldu. Fazla yakın tutmuşum tuşların kapakları büzüşüp çıktılar yerlerinden. Bilgisayara birşey olmadı klavyesini değiştirmek zorunda kaldım. Sakarlıkta geldiğim noktayı belirtmewi açısından bu da böyle bir anımdır.

Sadece textbooklarla sınırlandırılmaması gereken durumdur. Liseden beri çalıştığım hemen hemen her kitapta kahve lekesi bulunuyor maalesef. Bazen kitaplarla sınırlı kalmayıp halıları da işin içine katıyorum.

başıma hiç gelmeyen olaydır. önemli işleri su içer öyle yaparım. tekrar susadığımda da zaten kalkar gider alırım, o zaman bacaklarımdaki kanı da hareketlendirmiş olurum. masada genelde sıvı bulundurmam. tavsiye ederim. ha bir de textbook şart.

O sınavı vericegim anlamına gelir benim için , hatta dökülmezse bir sınav öncesi acaba derim o derece rutin oldu.

Kütüphaneden aldığım için textbooklara yapmamın söz konusu bile olmadığı ama geri kalan kağıt türevi mülkümün(*) hepsini kahve lekesi yapmama sebep olan eylem.

Yaşanmışlık hissi veren eylemdir.nedense hoşuma gider bu durum sadece textbook için de değil, defterime notlarıma olabilir bazen