tıbbiyelinin sevmediği renk

Jema zaten sarıyı anlatmış birde lila rengine kompleks oluşmuş babamın kız kardeşi öldüğünde üzerinde o renk varmış diye, aslında biraz saçma o zaman 20 kişi ölse hiçbir renk giyemeyeceğiz filan.



Neyse lila, sarı, fuşya dahil ve onun gibi patlak renkler.

Pembe ve tonlarını pek sevmiyorum üstümde ve bir çok kişide.



Ayrıca sarı ve kırmızıyı yanyana görmekten irrite oluyorum.

sevmediğim renk yokmuş bunu öğrendiğim başlık.

Soluk hiçbir rengi sevmem; açık renk değil soluk renk. Capcanlı renkteki tişörtün 15 yıkamadan sonraki hali gibi renkleri. Yani griyle karışmış mavi, yeşil, mor, pembe... hiçbirini. Ama özel olarak kahverengiye bir gıcıklığım var. Tüm hayat enerjimi alıp götürüyor. Biraz da yaşlı rengi olmasından kaynaklı sanırım.

Sarının kahverengine yakın tonu gerçeken nasıl bir renk o

Siyah. O da renk değil.



(bkz:ne diyor lan bu)

(bkz:sıçtın mavisi)

(bkz:yavruağzı)

metilen mavisi.

kongo kırmızısı.

prusya mavisi.

Ameliyathane yeşili

Sevmem diyemem ama elimin hiç gitmediği tek renk parlak kırmızı sanırım. Benim için fazla canlı, fazla yaşam dolu, fazla cesur...

kirlenmiş beyazdır.

küçükken kendimce hiç sevmediğim renkler diye bir kategori oluşturmuştum.turuncu ve kahverengi diyordum ama neden?sahi neden yani?el kadar çocuksun nasıl bir renge karşı önyargı besleyebilirsin.büyüdükçe fark ettim kahvenin en güzel renklerden biri olduğunu.turuncuyu da çok fazla tercih etmeye başladım.portakal gib capcanlı ve enerjik.artık renklere bile duyar kasar oldum ama cidden hepsi hayatımızın renkleri hepsi de birbirinden güzel