tıpçının bölümümü sevmiyorum demesi – Tıbbiyeli Sözlük
Nefret edilesi insan tipi. Defol git başka bölüme kontenjan işgal etme. Dayak yiyen doktorların ını oluşturan gruptur ayrıca. Her şey doktorlarsitesinde anlatıldığı gibi tozpembe değil.



Edit: bana cevaben yazılan entry için; başıma gelmedi gelemez ama şahit oldum. Misal 70 yaşında kadına oğlunun yanında bağırır laf çarparsanız yumruğu yersiniz. Başıma gelirse benden de yumruk yersiniz. Misal2; destur demeden hadi çabuk sırala şikayetlerini başka işim var derseniz yumruğu yersiniz. Ben bunu sineye çekebilirim, başıma geldi. Ama herkes çekmez. Seansına 140 tl verdiğim doktor bunu yapamaz.

Misal3; yakınını yeni kaybetmiş hastayakınının yanında gülüp eğlenemezsiniz. Bu meslek etiği değil insanlıktır



Bu saydığım gibi yapan karşıma çıkarsa -ki genelde sabırlı, sakin, kavga sevmeyen, elit ve kültürlü bir ortamda yetişmiş biri olan ben bile- damarıma basmış sayarım. Varın siz düşünün herhangi biri ne yapar.
bende diyorum ki bu kadar insanlara nefret duyabilen doktorlarda defolsun gitsin.bu işe sahip kişilerde olması gereken özelliklerde bölümünü sevmek olduğu kadar meslektaşına saygı duymak, destek olmakta var.tabi bunlar olmasa bile kimseyi mesleğinden kovma gibi bir yetkimiz yok, o ancak kişinin kendi bileceği iştir.



Edit:bolumune cokta severek girmemis bir doktor yuksek is ahlaki ve calisma disiplinine sahip olabilir.yazdiklarinizin baslikla alakasi yok, ikisini karistirmayin.
Olağandır. öğrencilere şiir yazdırır:



"Aklın başındayken gözüm liselim,

günahı boynuna at tıpa gelme

başbelası olur hazırlık belkim

öss formunu yırt, tıpa gelme.



simsiyah saçların eline gelir

yirmibeşe varmadan keline gelir,

not boyun aşmazsa beline gelir

gövdeyi bir işe at, tıpa gelme.



hocalar bir alem, dersler bir alem

kurtaramaz seni gelse sülalen

inek der, alay eder, güler elalem

bir meslek sırrına yet, tıpa gelme.



cayır cayır paran gider her sene

çatlasan tek kuruş girmez kesene

bir de bütünleme patlar ensene

meslek okulunda yat, tıpa gelme.



derse yetişilmez, akşamdan gitsen

gene geç kalırsın, amfide yatsan

bir senede bitmez nota göz atsan

başka bir belaya çat tıpa gelme.



çalışsan günlük otuz, kırk saat

her türlü sınavda edersin rahat

sende değil gönderende kabahat

sonuç belgeni yut, tıpa gelme.



kitaplar, notlar kafayı yersin

kadavradan evvel kefen giyersin

her gece rüyanda kemik sayarsın

akşamdan mezara yat tıpa gelme.



hazırlık bitmeden canına yeter

evin, memleketin gözünde tüter

dönem bir, iki, üç ölümden beter

davarı, sığırı güt tıpa gelme.



yok mu yerine gönder ikizin

dua eder sana oğlun kızın

yanına koşul sarı öküzün

sabana, düvene git tıpa gelme."
eğitim sistemimizin gençlere ve üniversitelere bir nevi armağanıdır! tıp fakültesini ya da farklı bir bölümü,mezuniyet sonrası sahip olunan statü ve parayı referans alarak bu bölümlere tercih yaparlar. akıllar başa ise çok sonradan gelir. amma velakin okudukları bölümleri sevmediklerini fark ettikten sonra onlar adına okul ve iş hayatı çok daha zor geçecektir. bir de bu kategoriye kısmen giren; bölümünü başta sevse bile sonradan zorla bölümünden soğutulan öğrenci gurubu vardır.
bu işi gerçekten para için yapamayacağımızı bilin. herkes bir yaşında bir çocuk sadece ağzını açsın diye yarım saat uğraşmaz dil dökmez ona eldiven şişirmez . Ya da kızının oğlunun bakmadığı yaşlı bir insanın yanında oturup onu dinlemez. Kimse gece uykusuz sevdiklerinden ayrı başkaları ayrı kalmasın diye uğraşmaz. biz yaparız.

Bu yüzden bizler bu gurur duyulası mesleğin fertleriyiz. Bunu yapamıyorsanız kendinizeki yazık etmeyin insanlara da. Önerim laboratuvar ile uğramanız. Ya da iyi bir esnaf,iyi bir aşçı iyi bir mühendis olmanız bizim kadar kazanırsınız. Hatta daha çok . Bu iş ancak yüreğinizde varsa içinizde bir yer bir insan iyi olacak bir bebek iyi olacak dediğinizde kalan her şeyi unutuyorsa işte o zaman dünyanın en güzel işi. Şükür ki ben böyle hissediyorum . Umarım hepimiz böyle hissederiz
Git mühendis ol, mimar ol, avukat ol dedirtir.. artık para da yok.. siyasiler oy arttırmak için şaka gibi kararlar çıkarıyor.. boş bi bölüm yani.. sevmiyorsan çekilecek gibi değil.
Yargılamak istemesem de madem sevmiyorsan sevdigin yere git dedirtir ki bu şekilde tanıdıklarım az değil ayrıca sevmek işini kötü ya da iyi yapmak için etken olsa da kesinlik değildir bence . sadece bir işi severek yapmayan biri nasıl mutlu olur ki ? Bunu kendine neden yapar
Bir şeyi sevgi ile yapmadıktan sonra, gerçekten istemedikten sonra bunun esaretten ne farkı var?