yazarların hekimlik tecrübeleri – Tıbbiyeli Sözlük
Hasta tek şikayet olarak düşük o2 sat(58) ile ambulansla geldi o2 taktım 97 ye çıktı çıkardım 15 dk da 75 e yarım saatte 60 oldu tekrar taktım 95 e çıktı 3 defa denedim en son çektiğim paac den kky olduğunu farkettim lasix ile sevk ettim benim için oldukça ilginç vakaydi
mülteci kampında çalışırken kaç haftalık olduğu bilinmeyen bir gebenin sancıları başladı dediler. kadın suriyeden yeni gelmiş. neyse koştum hemen. ilk pelvik muayenemi orada yaptım. böyle parmak hesabı kaç cm açıklık olduğuna bakıyorsun. açılma da vardı. ben kendimi doğum fikrine hazırlarken neyse ki ambulans yetişti. yaşasın 112!
-"hekim"liğin doktorluktan çok öte birşey olması. Tip fakültesi mezuniyeti doktorluk için yeterli iken, Hekim olmak için çok çalışmamız lazım.



-pratisyenlik tecrübesinin her hekim adayı tarafından yaşanması gerekliliğini görmek.



-Hızlı teknolojik ilerlemeye rağmen hala en iyi tanı yönteminin anamnez ve fizik muayene olması. Ve bu durumun yuksek ihtimal hicbir zaman değişmeyecek olması.



-cok fazla tetkik istemenin iyi bir doktorluk göstergesi olmaması; ancak bunun yaninda, gereksiz yere tetkik istemekten kaçınma düşüncesi ya da hızlı şekilde hastayı taburcu etme arzusunun da bir o kadar yanlış olması.



-anjina ve mi in, kitap ve derslerde öğretilenin çok ötesinde geniş bir skalasının olması. -her arkadaşıma mesleki hayatında mi hastalarının belirgin klinik ve ekg de st elevasyonu ile gelmesini diliyorum.



-mesleki dayanışmanın neredeyse hic olmaması. Eksiklerinizi tartışacak ve kırmadan üzmeden size yardımcı olacak, mesleki heyecanınıza ortak olacak insanların pek az olması.



- doktora en büyük kötülüğü yapanın devlet millet halk değil sadece doktorlar olması. "Bu tedavi yanlış kim verdi bunu?" , "ya boyle şey olur mu nasıl yapmışlar, hayret yani" "bu taniyi koyamaz, dalga mı geçiyorsunuz?" Diyerek konulan taniyi veya verilen tedaviyi -doğru ya da yanlış- mesleki etiğe hic yakışmayan şekilde reddederek, bunun üzerinden nemalanan, kendini ibni sina zanneden sözümona hekimlerin sayısının pek de az olmaması.



-okulda öğretilen ile mesleki pratiğin ayni olmamasının nedeninin sadece hayatin bir cilvesi olmasından değil, akademisyenlerin ve ders müfredatının büyük eksiklerinden de kaynaklaniyor olduğunu görmek.



-ugrasmasi zor da olsa bir hastaya hemen konversiyon demenin mesleki ve vicdani açıdan güzel bir yanının olmaması. baslangicta konversiyon denilen ve müşahedeye alınan 30 yaşlarındaki genç bir hastada SVH çıktı dediklerini hatırlıyorum.



-son olarak; bir konuyu kesin şekilde bildiğinizi düşündüğünüz, kendinizden yüzde yüz emin olduğunuz anin, hata yapmaya en yakın olduğunuz zaman olduğunu görmek.
sözüm meclisten dışarı diyerek başlayayım,ana bilim dalının ismini vermeyeceğim fakat oradaki asistanların bana değersiz bir varlıkmışım gibi davranması,bir şey sorduklarında tam cevap verirken sözümü şak diye kesmeleri ve önüne gelenin esprileri benim üzerimden yapmasıyla klinik bilimlerden ve oradaki insanlardan soğudum. tabi ki herkes öyle değil ama benim yaşadığım ilk tecrübe bu şekilde sonuçlandı. ve bi karar aldım,ben mezun olduğumda bunlar gibi olmayacağım hekimlikten de öte önce insan olacağım...
6 saat içinde 3 tane inferior mi bulup sevk etmek . Bahsedilen acilin bağlı olduğu ilçe 10 bin nüfuslu