aşırı tehlikeli bir istek. bitmez tükenmez sonu gelmek bilmez bir istek. meraktan kaynak alır.
lise ikide afgan çok sevdiğim bir arkadaşım vardı. çok delikanlı çocuktu. arada içki içerdi ona sorduydum niye içiyorsun şu zikkimi diye. dünyaya bir kez geldik her tadı en az bir kez tatmak istiyorum diye cevap verdi.
ben küçüklüğümden beri içkiden nefret ederek büyüdüğüm için dediğini tam ilişkilendirememistim, anlamamıştım. ama bu günlerde daha iyi anlıyorum.
dünyanın her tarafından kızlar görünce nefsim bir nevi hepsini tatmak istiyor. mesela türkler ve kürtler alışık olduğum için çok ilgimi çekmiyor. aynı bu afgan arkadaşın dediği gibi bir tarafim her tadı tatmak istiyor. romanyalı, i̇sveçli, rus, dutch, faslı, alman, mısırlı, filistinli, Afrikali, british (bunların aksanini bile duyunca düşüyorum), vs vs.
burda bir antiparantez dua: (neyse içten ettim)
ama biliyorum ki bu işin sonu yok. bu kızların hepsiyle değil yüz ülkeden kızla hasır neşir olsam eğer zina bataklığına batmissam 101. ülkeden bir kız görsem yine canım ister. dolayısıyla en iyisi bu isteği görmezden gelip kanaat hazinesine sarılmak. güzelliğe aşırı önem vermemek. güzel ahlaka ve din hassasiyetine önem vermek. her güzelden bir güzel bulunur. dünya güzelleri zehirli bal gibi. ahiret güzelleri ancak bize yeter.
bir tane rus edebiyatından roman vardı. yaşlı olup hâlâ cukunun peşinde koşan ve hayatı boyunca da koşmuş olan bir adamı anlatıyordu ismi aklıma gelmedi bilen varsa yazsa güzel olur. sonumuzun öyle olmaması için bu her tadı tatma duygusuna vurulabilecek ilk yerde ket vurmak lazim.
lise ikide afgan çok sevdiğim bir arkadaşım vardı. çok delikanlı çocuktu. arada içki içerdi ona sorduydum niye içiyorsun şu zikkimi diye. dünyaya bir kez geldik her tadı en az bir kez tatmak istiyorum diye cevap verdi.
ben küçüklüğümden beri içkiden nefret ederek büyüdüğüm için dediğini tam ilişkilendirememistim, anlamamıştım. ama bu günlerde daha iyi anlıyorum.
dünyanın her tarafından kızlar görünce nefsim bir nevi hepsini tatmak istiyor. mesela türkler ve kürtler alışık olduğum için çok ilgimi çekmiyor. aynı bu afgan arkadaşın dediği gibi bir tarafim her tadı tatmak istiyor. romanyalı, i̇sveçli, rus, dutch, faslı, alman, mısırlı, filistinli, Afrikali, british (bunların aksanini bile duyunca düşüyorum), vs vs.
burda bir antiparantez dua: (neyse içten ettim)
ama biliyorum ki bu işin sonu yok. bu kızların hepsiyle değil yüz ülkeden kızla hasır neşir olsam eğer zina bataklığına batmissam 101. ülkeden bir kız görsem yine canım ister. dolayısıyla en iyisi bu isteği görmezden gelip kanaat hazinesine sarılmak. güzelliğe aşırı önem vermemek. güzel ahlaka ve din hassasiyetine önem vermek. her güzelden bir güzel bulunur. dünya güzelleri zehirli bal gibi. ahiret güzelleri ancak bize yeter.
bir tane rus edebiyatından roman vardı. yaşlı olup hâlâ cukunun peşinde koşan ve hayatı boyunca da koşmuş olan bir adamı anlatıyordu ismi aklıma gelmedi bilen varsa yazsa güzel olur. sonumuzun öyle olmaması için bu her tadı tatma duygusuna vurulabilecek ilk yerde ket vurmak lazim.