ilhami çiçek – Tıbbiyeli Sözlük
Şiirle ucundan köşesinden ilgilenen, okumaya ve yazmaya çalışan birisi olarak yeni farketmenin utancını duyduğum; 29 yaşında ömrünün baharında, kısa dönem askerlik için gittiği Tokat'ta hayat yolculuğuna son veren, ikinci Yeni'nin kayıp şairi... Şair, "öyle bir rüzigar ki, kendi gitti, ismi bile kalmadı yadigar" demiş ya, öyle işte...



Şiirlerini okurken, Nilgün Marmara'nın dizeleri gibi pür bir acı ve ağlamak arzusu kaplar içinizi. Belki karşınızdaki beliğ ve leziz şiir dili sizi bu duyguya sürükler; belki her ikisinin de ömür noktasının derin üzüntüsü sizi hislendirir de böyle düşünürsünüz. Ancak kesin olan şudur ki;



"hüzüm

yalındır-dağdan

aparılmış kar topakları gibi"



Ve



"yalnız hüznü vardır kalbi olanın"





.....





Satranç Dersleri – İlhami Çiçek



1



uzun bir nehirdir satranç

kıvrak ve uzatarak boynunu

nice güneş batışını yerinde görmüş boynunu

oysa veba tarihçileri bilmemişlerdir

her karenin bir karşı veba girişimi olduğunu



göğe bezgin bakanların bir türlü öğrenemediği

bir oyundur satranç



evet ilk aşk gibi bir şeydir ilk açılış

artık dönüş yoktur

kuşku bağışlanmasa da

tedirginlik doğal sayılabilir

ancak

yürümenin dışında bütün eylemlerin adı

kaçış kaçış kaçıştır



çapraz özgürlüklerinde filler

acılardan yapılmış bir alanda

ne zaman ki esrirler

yazsak defterlere sığar mıydı

şah açmazında vezirin ölümcül tutkusunu

yerine göre piyon da bir tufandır

içinde hep bir vezir sürekli mahzun

düz gider çapraz vurulur ve uzun uzun

günbatımlarını çağrıştırır



hüznü uçlarından dolanıp

yalın sıçrayışlarıyla piyonlar arasından

ürkek ama cesur ama sevimli

açsa duyargalarını o tarihsel şiire

iyi bir oyuncu en çok atları sever



sen ey atını kaybeden oyuncu

bir ilkyazdan koca bir güzyontan adam

bırak oyunu



artık

öyle bir ıssızlık düşle ki içinde

yeryüzünü kişnesin

bizim atlar