srebrenitsa katliamı

11 temmuz 1995'te Avrupa'nın göbeğinde radko mladiç komutasındaki sırp ordusunun bm tarafından sözde korunmuş srebrenitsa kentinde gerçekleştirilen en az 8300 kişinin öldüğü onbinlerce boşnağın kaybolduğu katliam.



Müslümanların elindeki silahlar,güvenli bölgede bulundukları için bm'nin emri doğrultusunda toplatıldı.Sırplar ataklarını sıklaştırınca bm bölgeye hollandalı komutan thom karremans'ı gönderdi.Ancak her ne olduysa Karremans şehri boşaltarak 25bin küsür silahsız insanı sırplara teslim etti.daha sonraki görüntülerde mladiç ve karemans birlikte viski içerken ve birbirlerine hediye verirken görüntülenmişti .sırplar savunmasız srebrenitsa'ya girdiler.Yaklaşık 1 haftalık süreçte 8300 kişiyi öldürdüler,cesetler bulunmasın diye parçalayarak krimantoryumda yaktılar,bir kısmının kemiklerini 64 farklı mezarlığa gömdüler.sırbistana dönünce askerlere kraliyet nişanı takıldı.katliamdan sonra NATO olaya müdahil oldu ve Boşnaklar kurtuldu.



Bundan 16 yıl sonra mladiç yakalandı ve lahey'deki ağır ceza mahkemesinde 1 hafta yargılanıp müebbet cezası aldı.işin ilginç kısmı 16 yıl boyunca başkent Belgrad'da halk tarafından korunarak saklandı.Bugün hala sırp halkının ciddi çoğunluğu kendisini ulusal kahraman görüyor.

Ayrıca aranan ve yargılanan kişilerin listesi:



Momčilo Krajišnik

Bilyana Plavsiç

Ratko Mladiç

Zdravko Tolimir

Radovan Karad



Mladic'in gözünün nasıl döndüğünün anlaşılması için sadece şu video yeterli:

Tarihe kara lekelerle yazılmış soykırımdır.Avrupanın ortasında olan insanlık dışı bir olay. Hala Dna testleri yapılıp kimler olduğu tespit ediliyor üzerinden seneler geçmesine rağmen. Tahmin edilende bazı soykırıma uğrayıp toplu mezarlara gömülenlerin çıkaralıp başka yerlere gömüldüğü. Tüm dünya ya ders olsun bu bir daha olmaz inş

ırkçılığın müslüman ya da hristiyan fark etmeden herkesi canavar yapabileceğinin, yine müslüman ya da hristiyan olması fark etmeden hepimizin kurban olabileceğinin kanıtı.

Bir belgesel sayesinde öğrendiğim katliam.yıllar sonra köyde dul kalmış kadınları anlatıyordu. Bomboş evler çocuklarını eşlerini kaybetmiş anneler...sadece izlerken bile insana korkunç bir rahatsızlık veren boşluk vardı köyde. "Neden yaşıyorum bilmiyorum." Diyordu kimsesiz kadın her gün eski fotoğraflara bakarak..

Avrupa'dan asla alacak insanlık dersimiz olmadığını bir kez daha kanıtlayan soykırım.

11 temmuz 1995 de yapılan katliam insanlık tarihinin en kara sayfalarından biridir. srebrenitsa katliamı'nın üzerinden tam 21 yıl geçti.

Srebrenitsa katliami II. Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'da gerçekleşmiş en büyük toplu insan kıyımı olması ve Avrupa'daki hukuksal olarak ilk kez belgelenmiş soykırım olması açısından da önem taşır.



Bosna Savaşı'nda Srebrenitsa ve çevresindeki 50 kilometrelik alan BM Güvenlik Konseyi tarafından "güvenli bölge" ilan edilmişti. Albay Tomas Karremans komutasındaki Hollanda birliği de, "güvenli bölgeyi hedef alabilecek saldırıları engellemek" göreviyle Srebrenitsa yakınlarındaki Potoçari'de, üsse çevrilmiş bir fabrikaya konuşlandırıldı.



Müslümanların elindeki silahlar BM Barış Gücü tarafından koruma gerekçesiyle toplanmıştı.

Ancak 11 Temmuz 1995 günü Ratko Mladiç komutasındaki Sırp Cumhuriyeti ordusu Srebrenitsa'ya girdi. 8 bin 372 erkek öldürüldü.

Uluslararası Adalet Divanı, Srebrenitsa'yı 2007'de soykırım olarak nitelendirdi.